HRS Mart 2024 Bülten

8 MART DÜNYA KADINLAR GÜNÜ

Kadınların erkeklerle eşit haklara sahip olmak yolunda verdiği savaşın başlangıcı, 8 Mart 1857 yılında Amerika’nın New York kentinde tekstil sektöründe çalışan yüzlerce kadının düşük ücretlerini, uzun çalışma saatlerini ve insanlık dışı çalışma koşullarını protesto etmek için grevler yapması olarak kabul edilmektedir. Bu grevler sırasında çıkan yangında işçilerin fabrika önünde kurulan barikatlardan kaçamaması sonucunda çoğu kadın 129 işçi can vermiş, bu olaylardan 52 yıl sonra Clara Zetkin’in önerisiyle, 1857’de başlayan, kadın haklarının kazanılması ve kadınların birlikteliği mücadelesinin her yıl “Kadın Günü” olarak kutlanması kararlaştırılmıştır. Keşke bu farkındalığı bildirmek zorunda kalmasaydık!

DÜNYA TİYATROLAR GÜNÜ KUTLU OLSUN!

Sahne sanatlarının insanları bir araya getirici gücünü anmanın yanı sıra, insanlar arasındaki anlayış ve barışı artırmak için bir fırsat olan 27 Mart Dünya Tiyatrolar Günü’nü ve dünyaya barış getiren bütün sanatçıları kutlarız.

TİTANİC’TEN KURTULAN TÜRK;
Bir Tabib, Bir Gemi, Bir Kader!

Ünlü Türk doktor Besim Ömer, 1912 senesinde New York‘ta düzenlenen bir sağlık kongresine gitmek için Titanic‘te, bir ay öncesinden kendisine kamarayı ayırtmıştı. Yolculuğa, Titanic’in Southampton‘dan sonraki uğrayacağı liman olan Fransa’nın Cherbourg limanından binecekti. Fakat Besim Ömer‘in içinde bulunduğu tren, şiddetli yağışlar sonrasında oluşan toprak kaymasının yolu kapatmasından ötürü 16 saat mahsur kaldı. Ünlü doktor Cherbourg’a ulaştığında Titanic‘in limandan ayrıldığını öğrendi. Ömer Besim, New York’a gidecek olan başka bir gemi için beklerken, Titanic’in battığı haberi geldi. Kazada hayatını kaybedenlerin listesini görünce çok şaşırdı. Çünkü listede kendi ismi de vardı. Gemiye Cherbourg limanından binecek olup, gemiyi kaçıran tek kişi Ömer Besim Akalın‘dı. Fakat yolcu listesinden çıkarılmamıştı.
Bir gazeteciye verdiği demeçte şunları söylemiştir;
“Titanik’ten kurtulan tek Türk benim. Bunun için artık hiç bir kazadan korkmuyorum. Kaçırdığım gemide 1514 insan öldü. Elimi bir az daha çabuk tutsaydım bu sayıyı 1515 yapabilirdim. Şu an hayatımı, bir vapuru kaçırmama borçluyum.“
Besim Ömer Akalın; Türkiye’nin ilk doğumevini açan, doğum üzerine ilk çağdaş kitabı yayımlayan doğum biliminin öncülerindendir. Ülkede tıbbi yayıncılığı başlatmıştır. Ebeliğin kurumsallaştırılmasına büyük katkılar sağlamış, ‘’Ebelerin ebesi’’ olarak anılmaktadır. Toplum sağlığı ve koruyucu hekimliğe önem veren ilk bilim insanlarındandır. Kadın sağlığı, doğum, hasta bakıcılığı, verem ve tıp tarihi alanlarında önemli çalışmalarda bulunmuştur. Türk bilimine yaptığı çağdaş katkılardan dolayı ismine pul basılmıştır. Besim Ömer Akalın nezdinde tüm Sağlık Emekçilerinin Tıp Bayramı Kutlu Olsun.

SUYUN GÜCÜ

Anne karnındaki suda bir batık gibi bekledik dokuz ay, on gün. Ve doğarak, bir batıktan kurtarılacak en güzel hazine olan insanı sunduk yaşama.

Suyun kaldırma gücünü usuyla bulan Arşimet’ten, Nuh’un Gemisi tufanına, Babillilerin yaratılış efsanesinde rastladığımız dünyanın bir su kütlesi olduğu inancına, Kızılderililerin dünyanın bir balık gibi Tanrı tarafından oltayla uçsuz bucaksız dansına, Babillilerin yaratılış efsanesinde rastladığımız dünyanın bir su kütlesi olduğu inancına, Mısırlıların yaratılış efsanelerinde ilk sıraya suyu koyuşuna, Altay Türklerinin “Daha yer ve gök yaratılmadan evvel, her şey sudan ibaretti. Ne toprak ne sema, ne güneş ne de ay vardı.” yazıtlarına kadar.

“Nasıl, güzel mi?” diye sorulduğunda “Bir içim su,” yanıtını verdik. Su falına baktırdık, bir şeyler öğrenmek için yarınlardan. Su barıştır! “Su içene yılan bile dokunmaz,” sözü, hoşgörü anayasasının ilk maddesidir. İnsanlığın geleceğinin habercisi sudur gerçekten de. Ay’da su olmadığı anlaşılınca başka gezegenlere taşıdık koloni kurma düşümüzü. Ve işte Dedem Korkut ve onlarla bin yıldır akraba olmuş Anadolu’nun bütün halkları biliriz ki, başlangıçta sadece su vardı. Su Ab-ı Hayat’tır.